Güne gri tonlarında başlamıştım. Hareketli bir hafta sonunun ardından hafif kırgın bir vücutla başladım pazartesi gününe. Devlet meseleleri, seçim geldi geçti bile. Bir oyumdan başka birşeyim yok yapabileceğim. Verdim gitti. Sonra okulda çalışkan öğrencim Şeymanın gözlerindeki ışıltıyla günüm renklenmeye başladı. Tasarımda renk konulu makale üzerinde bir süre heyecanla çalıştık. O bu şu derken gün bitti. Hayatımda iyiki var dediğim mekanlardan biridir Antalya Tenis İhtisas Kulubü. Herkes tenis oynamaya gider oraya. Ama ben nefes almaya giderim. Biraz nefes alıp ferahlamak için kızım ve eşimle buluştum orada. iyi ki gitmişim. Ruhum da şenlendi. Çok güzel bir resim sergisi ile karşılaştım. Resimler onları yapan sanatçılar kadar sıcak ve güzeldi. Olanağı olanlar bu günlerde giderlerse gezebilirler. Gidemeyenler için bu güzel resimleri benim gözümden sunuyorum.
Eski ahşap çerçeve üzerine üç boyutlu çalışılmış olağanüstü bir eser.
Gecenin derinliklerinden gelen bir melek. Gece mavisi ve beyazın saflığı en sevdiğim ikili. bir de sarı vurgularla nefis duruyor.
Renkler çok güzel ama baykuşun masum ve sevimli halini seviyorum. Vahşi değil.
Fotoğraftaki titreklik benim hatam. Ama diğer tarftan kelebeklere uçuyor etkisi vermiş. Ne hoş değil mi:)
O masada ben de olsaydım dedirtiyor adeta. Sarı bir elbise ile aralarına karışsam.
Resim yapmak isteyen herkes resim atölyelerinde ders alarak güzel resim yapabilir. Ressam Beyhan Mete Gök’e ait Beyhan Sanat Evi yukarıdaki resimlerin yapılmasına olanak vermiş. Belki sizin yapmak için beklediğiniz resimlerinize de……..